UYARI: "Bu bilgilerin hepsi kitaplarımın içerikleridir ve kendi yorumlarımı ve görüşlerimi de kapsamaktadır.
Doğada yanlış kullanacağınız her bilgiden kendiniz sorumlusunuz!
Aşağıdaki iki fotoğrafta ne görüyorsunuz? Ne anlıyorsunuz?
Eski zamanların dağcısı ile günümüz modern dağcısı
1900’lü ve 2000’li yıllarda, bilmem kaç bin metre yukarılarda ve eksi bilmem kaç santigrat derece soğuklarda tırmanan iki insan görüyorsunuz.
Soldaki fotoğrafta görülen eski sitil dağcının giyimine, kendir ipine ve suratına bir bakın, sonra da sağdaki fotoğrafta görülen günümüz modern dağcının giyimine,
modern dinamik ipine ve suratına bir bakın..
Her iki dağcıdan hangisi daha ölümsüz duruyor? Sağdaki mi? Yüksek teknoloji ürünler içerisindeki dağcı mı? Hayır?
Hangisi en zor şartlara rağmen bir başarı bırakırsa, arkasında bir iz bırakırsa, bir ilki gerçekleştirirse ve hangisi adını tarihe yazarsa
o dağcı ölümsüzdür ve başarılıdır. Süper zekaya sahip birinin bir konudaki başarısı ile normal zekaya sahip birinin aynı konudaki başarısı mukayese edilmemelidir.
O irtifada her ikisinin de karşılaştığı soğuk, arazi yapısı ve her türlü dış şart aynıdır. Önemli olan elindeki imkanlarla zor olanı başarmaktır. Ama boş aptallıklar da yapmadan.
Buraya kadar şunu demek isterim, malzemeler her ne kadar işi daha güvenlik yüksek içerisinde ve daha kısa sürede başarı ile yapmanıza destek verse de
(bakın destek vermesinden bahsediyorum, başarmasından değil), asıl işi yapma becerisi ve başarısında bir malzemenin payının yüzdesi düşüktür. Asıl pay, asıl başarı,
kişinin karakteri, kişiliği, bilgisi, deneyimi, azmi, ruhu, uyum kabiliyeti ve elindeki malzemeyi etkili kullanabilme becerisine bağlıdır.
Yani, adam ava gider üzerinde bir ton kamuflaj ile ama parfüm sürmüş ise kendisi av olur; yoksa kot pantolonla avına yaklaşsa, ama ot gibi, çamur gibi koksa, işte o zaman av onun olur.
Hayatta kalmak için 1000 liralık bushcraft bıçağına ihtiyacınız yok, siz yeter ki hayatta kalmayı gerçekten isteyin, bunun için bilgilenin, deneyin ve hayatta kalacağınıza inanın,
size bir çakı bile yeter. O pahalı bushcraft bıçak ile sapan yapmayı bilseniz ne fayda, o bushcraft bıçak sayesinde yaptığınız o sapan ile vurduğunuz bir sıçanı yiyemedikten sonra...
İçinizdeki cesaret ve güven sadece North Face marka bir parkaya ise, yün çorap ve deri dağ botu ile zirveye tırmanabilmeniz zaten milyarda bir ihtimaldir. Başlangıcınızı ağırdan alın,
yükseldiğinizde bile ağır olmayı arada bir denemeyi unutmayın.
Demem o ki, sakın!
- “Kask olmadan dağcılık olmaz, 3 in 1 mont olmadan dağa çıkılmaz, Gerber bıçak olmadan survival yapılmaz, bushcraft fild craft bıçak olmadan ormana dalınmaz.. cıss..”
diyenlere pek itibar etmeyin. Bu kişiler ve kişilikler stil life fotograf ustası podyum sporcuları ve adamlarıdır. Çünkü risk almadan, üstüne koymadan, deriniz kesilmeden olmaz.
İnanmadan olmaz. Sonra sakın demeyin ben Woodman’im, ben bushcrafter’ım diye.. :) Mümkün değil olamazsınız.. O zaman bu işlerin önünü size açan, sizin özendiğiniz o ilk kişiler aptal,
enayi, işi bilmeyen kişiler miydi? Yani siz Edmund Hillary’e Reinhold Messner’e, Mors Kochanski’ye, John Wiseman’a işi bilmiyor gözü ile mi bakıyorsunuz?
Malzemeler size doğru işi veya işi doğru yaptırmaz, onlar sizin güvenliğinizi ve konforunuzu artırır. İşi doğru yapan kişidir. Malzemeci bir ruhla sadece hobi mi yapmak istiyorsunuz?
Yoksa, o işi yaşayan, o işin adamı mı olmak istiyorsunuz? Ya da, arkasında sponsor gücü olan veya sponsor arayan yüksek hedef sporcusu musunuz? Önce buna karar verin.
Unutmayın! zamanında bir çakı ile bir geyik avlayabilen insanlar var idi..
Doğru bir spor, hobi, hedef veya yaşam şekli, her ne ise, her ne şekilde yapmak istiyor iseniz, akıllı ve saygılı bir hayatınız ve yaklaşımınız olması arzusu ile yapın ve yaşayın.
Esen kalın.
Saygılarımla
Kutsal Zafer Şahin 10 Ocak 2018